(Bu şiir Ahmet Altan’a ”Ahmet’e mektup yerine Baudelaire’den bir çeviri yaptım. Belki sever.” notuyla gönderilmiştir.)
Albatros
Tayfaların canları sıkılır, sıkıldıkça da, albatros avlarlar
Çoğu zaman, eğlenmek için; bu koca balıkçıl kuş,
Sersem, lakayt yoldaşıdır seyahatlerin; uçar peşisıra, derin,
Karanlık çukurların üstünde seyreden gemilerin.
Güverteye, tahtaların üstüne bırakılmaya görsün,
Bu lacivert enginlerin rezil ve ebleh padişahının,
Kanatları düşüverir iki yana; o zavallı, dev beyaz kanatlar,
Sahipsiz, başıboş sürüklenen iki kürek gibidir artık.
Nasıl halsiz, nasıl sakar şimdi bu uçucu seyyah!
Bir zamanların yakışıklısı pek gülünçtür şimdi, pek çirkin!
Biri uzun ince piposunu hayvancağızın ağzına veriyor,
Biri topallıyor, taklidini yapıyor gariban Tayyârleng’in !
Şair de işte bu bulutlar şehzadesine benzer, tamam
Gökteyken fırtınayla oynaşır, okçularla dalga geçer, amma,
Sürgüne gönderilmeye görsün dünyaya, zavallı, nasıl yürüsün
Yerde? Yuf! yuf! sesleri arasında o devasa kanatlarla?
Levent
(Charles Baudelaire, ”L’Albatros”)